Wednesday 30 October 2013

CSKA Moscow Analizi

ARTIK  http://basketbolkeyfi.com/ ADRESİNDEYİM...

Bir büyük takım daha Ülker Arena’ya geliyor. Sezon öncesinde kadro yapıları ve oynadıkları basketbol ile F4 adayı olan 4 takımdan ikisinin(diğerlerinin de Olympiakos ve Real Madrid olduğunu düşünüyorum)  bizim grupta olması herkesin aksine bence büyük şanstı. Bu sayede zorluk derecesi yüksek maçlara alışıyor ve top 16 da bu iki takımla birden aynı anda karşılaşma ihtimalini ortadan kaldırmış oluyorsunuz. Barcelona’dan sonra bu hafta da CSKA’yı konuk ediyor olacağız. Maç öncesinde kadro yapılarını ve basketbol tarzlarını aktarmaya çalışacağım.
Öncelikle şunu söylemeliyim:bence EL’in en eksiksiz kadrosuna sahipler. Her pozisyonunda en az iki çok iyi alternatifleri var ki bu oyuncuların hepsi EL’deki en iyi takımların ilk beşlerinde kendilerine çok rahatlıkla yer bulabilirler.
Yine öncelikle bölge bölge oyuncuları incelemek istiyorum. Bana göre şu an EL’in en kalibre 1 numaralarına sahipler. Milos Teodosic, Jeremy Pargo ve Aaron Jackson bir çok klubün kendi takımında olmasını bekleyebileceği tarzda pg’lar. Bunlardan üçünün de adı Fenerbahçe ile geçmiş ama özellikle bu sezon Teodosic geçen sezon da Pargo’nun transflerine çok yaklaşmış ancak ikisini de bitirememiştik. Sanırım basketbol ile ilgilenen ve bu yazıyı okuyabilecek herkes bu oyuncuları tanıyordur. Aslında Coach Messina(ki ona ayrıca bir paragraf ayıracağım) bu sene Jeremy Pargo’yu transfer ederek Teodosic ve Jackson’ı yeterli görmemiş olmalı. Şunu net olarak söyleyebilirim ki üç pg da birbirinden çok farklı oyuncular.
 Teodosic bu oyuncular içinde hücum yönü en güçlü oyuncu. Saha görüşü ve oyun zekası ile direk fark yaratıyor . Bazen makine gibi çıkardığı şutlar ile bu da mı girer diye sordurabiliyor. Şutunun bu kadar güçlü olması ile topla oynadığı her an yakın almak zorunda kalıyorsunuz. Bu da onun sizin iki tarafınızdan da bir anda geçmesine ve turnike veya bir asistle bitirmesine olanak sağlıyor. Bazen öyle bir alev alıyor ki çok kısa bir sürede 10 sayı üretip bir anda maçı bitirebiliyor. Tüm bunlara rağmen bu sene transferini duyduğumda çok endişe etmiştim. Nedeni de savunmayı hiç sevmiyor olması ve fizik olarak çok zayıf kalması gibi görünen ve herkesin bildiği özellikleri değil. Beni asıl rahatsız eden özelliği, bazen o kadar sinirleniyor ve kontrolünü kaybedip bunu sahaya yansıtıyor ki, maçı sanki bir anda sokak basketboluna çeviriyor. Egoları onun basketbolunu bir anda ele geçiriyor sahada ne yaptığını kimse anlamıyor. Onu düzenden çıkarmak için sinirlendirmeniz yeterli.  Bu sezon oynadığı ilk EL maçında 22 dk sahada kalmış sadece 5 şut kullanıp bir isabet bulup 3 sayı ile maçı tamamlamıştı. Geçen hafta Budivelnik maçında ise 14 sayı 5 ribaund ve 6 asist ile oldukça verimli olmuştu. Tek olumsuz istatistiği ise yaptığı 4 top kaybı idi. Yerel liglerinde ise 3 maçta ortalama 27 dk da, %43 iki sayı, %25 üç sayı isabet yüzdesiyle 8.3 sayı ortalamalası yakalarken , 1.7 ribaund 6.7 asist üretmiş.
Jeremy Pargo kendi basketbol stiline en uygun olan Maccabi’de öyle bir sezon geçirmişti bir sezon sonra NBA de oynar hale geldi. Hücum tarzı aslında Bo ile çok benziyor. Kısa ama güçlü fiziği ile delici özelliğini fazlasıyla destekliyor, bunun yanında çok ani hızlanması ve zıplaması sayesinde onu, 5 numaraların üzerinde turnike atarken görebiliyoruz. Güçlü driplingi sayesinde kendi bitirmediği pozisyonları asist ile bitiriyor. Bunun haricinde Bo’ya göre çok daha güvenilir şutu var. Hem orta hem uzak mesafeden isabet sağlayabiliyor. Gerçi şu ana kadar üçlük isabet bulamadı ancak geçen hafta da Navorro bizim maça kadar 11-1 atmıştı L Ancak Pargo da Teodosic kadar olmasa da savunmada aksıyor. Savunma yapıyor gibi görünmekle beraber aslında pek de bir şey yapmıyor.
Aaron Jackson Pargo geldikten sonra rotasyonda 3.guard gibi görünüyor. EL de ilk Nanterre maçında sadece 3 dakika süre almıştı. Budivelnyk maçında ise yine 3.opsiyon olarak maça girdi ancak o ana kadar bir türlü kontrolü ele geçiremeyen CSKA o ve Hines’ın savunmadaki  ekstra gayretiyle bunu başarmıştı. O andan itibaren en fazla süreyi Jackson aldı ve maçı 20 dakika ile bitirdi. Sadece 3 atış kullanıp 6 sayı üretmesine rağmen çaldığı 4 top çalma  ve 5 asist ile ne kadar takıma faydalı olduğunu görebiliyoruz.  4 top çalması onun savunmada ne kadar önemli işler yaptığını tam olarak göstermiyor. O kadar çok topa elini sokup, o kadar çok yardıma gitti ki, Messina onu yanına alamadı.
Sonuç olarak 1 numaralı pozisyonda bizden çok üstünler. Barış ve Kenan’ın da sakatlığını düşünürsek Bo’nun artacak olan süresiyle onlara karşı üstünlük sağlaması çok zor olacak. Sanırım Ömer ve Melih onları savunmada Bo’ya yardımcı olacaktır. Messina genelde bu üç oyuncudan ikisini aynı anda sahada tutabiliyor. Budivelnik maçında bu 3 oyuncunun aldığı toplam süre 72 oldu. 
Şutör guard pozisyonunda bir tek geçen seneden Khimki’den tanıdığımız Fridzon var. Pg pozisyonundaki 3 oyuncu ile birlikte Fridzon toplam 80 dakikayı paylaşıyor.  Tabi ki Khimki de aldığı süreleri bulamıyor burada.  Belki de onların tek zayıf noktası bu pozisyon. 2 numara pozisyonunda başka alternatifi yok Messina’nın. Henüz de banko oyuncusu olamadı ancak potansiyeli fazla bir oyuncu. Kendi pozisyonunu yaratabilen bir skorer.
Kısa forvetde ise çok çok iyi iki oyuncuları var. Sonny Weems bu pozisyon için EL’in en elit oyuncularından biri. Aslında 4 numara bile oynayabiliyor. Atletizmini yüksek şut yüzdesiyle tamamlıyor. Hem ribauntlara yardım ediyor hem de fast break’lere hızlı koşabiliyor. Nanterre maçında 32 dk süre alıp 14 sayı üretmesine rağmen, Messina Budivenyk maçında takımı ikinci yarında itibaren daha savunmacı bir beşe döndürüp onun sürelerini daha çok Micov’a verdi. Eksik tarafının yine savunması olduğunu söyleyebiliriz. Micov ise herşeyden azar azar yapan daha komple bir 3 numara. O da çok atlet, onun da şutu var, onun da içeri drive’ları etkili ve savunmada daha verimli. Net olarak şunu şöyleyebilirim. Bojan bu maçta karşısında her zaman kendi kalıplarında bir savunmacı bulacak.
Uzun forvet de yani 4 numarada da alternatifli bir kadroları var. Khryapa bence Kleiza  ile birlikte EL’in  bu pozisyonda en büyük hücum silahı. Savunmada da motivasyonu hiç düşmüyor. Kleiza’ya göre belki biraz daha ağır olduğu düşünülebilir ancak sırtı dönük oyunda potaya daha yakın aldığında bitiriciliği daha yüksek. Onun tamamlayan diğer 4 numarada son iki senenin şampiyonu Olmpiakos’un en önemli parçalarından biri olan Kyle Hines. Belki de avrupanın en ilginç oyuncusu. 1,98 boyuyla bırakın pota altını uzun guardları bile savunmakta kısa kalabileceği düşünülerken , hem güçlü fiziği, hem zamanlama başarısı, hem yer tutuş bilgisi, hem de inanılmaz zıplama yeteneği sayesinde takımın bir numaralı savunma silahı. Hücumda yine herşeyden biraz biraz yapıp skora katkı sağlıyor ancak savunmada bazen öyle bir etki yaratıyor ki saatlerce hücumda sayı üretmese koçları yine de ondan vazgeçmiyor.
Center pozisyonunda da çok etkili iki uzuna sahipler. Nenad Kristic bana göre kendi pozisyonunda EL’in en iyisi. Sırtı dönük oyunda yardıma gitmezseniz mutlaka sayıyı bulur. Orta mesafe şutu var ve ikili oyunlarda hızlı ayakları ile bir anda pota altında onu topla başbaşa bulabilirsiniz. Son iki senedir büyük çıkış yakalayan Sasha Kaun da ondan aşağı kalır değil. Sırtı dönük oyunda Krstic kadar etkili olmasa da guardlar tarafından beslendiği zaman onu durdurmak çok zor. İki oyuncu da işin savunma tarafını layıklığla yapıyor. Bize bu pozisyonda da oldukça üstün geleceklerini düşünüyorum.
Coach Messina, Obradovic ile birlikte bu ligin en saygın ve en kariyerli iki koçundan biri. Sadece oyun felsefesi ile değil oyuncularından en yüksek verimi alma konusunda da çok başarılı bir coach. Futbol ile basketbolu birbirine çok benzediğini anlattığı bir yazısında, eğer oyuncuların kim olduğunu ne yaşadığını ne sorunları olduğunu bilmezseniz onlardan sahada bir robot gibi işini yapmalarını beklerseniz avucunuzu yalarsınız demişti. Obradovic ile benzer çok felsefeleri var. Bir çok coach gibi rotasyonu mecburen değil gerekli zamanlarda kullanıyor. Bir gün rakibe göre bir oyuncusu daha önemli hale gelirken başka bir gün başka bir rakibe karşı o oyuncusunu hiç kullanmayabiliyor. Her zaman pg ların oyunun en önemli parçası olduğunu düşünüyor ve tüm sistemi onların üzerine kuruyor. Maç içinde değişen durumlara karşı her zaman hazırlıklı ve tek bir plan ile maçlara çıkmıyor. Budivelnyk maçında ilk beşin oyuncuları olmamakla beraber Jackson-Micov-Hines üçlüsünden öyle bir verim aldı ki uzun süre onları sahada birlikte tuttu ve maçı bu şekilde kazandı.
Kadro ve coach açısından bence Barcelona’dan çok daha üstünler. Oynadıkları basketbol Barcelona kadar düzen basketbolu değil, daha değişken tarzları var. Maç içerisinde yenilmez bir görüntü çizmiyorlar. Ancak her durumda bir şekilde maçı kazanacak hamleyi yapıyorlar.
Bana göre maçın kilidi Emir ile birlikte Kleiza-Bjelica ikilisinin Khryapa-Hines ikilisi karşısında ne yapacağı belirleyecek.  Eğer onları kötü şuta zorlar, çok iyi olmadıkları hücum ribaundalarını(6,5) vermez ve şu ana kadar maç başına 12,5 top kaybını tutturmalarını veya arttırmalarını sağlarsak maçı alma şansımızın artacağını düşünüyorum. Tabi hücumda bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz yüksek yüzdeleri yakalamak kaydıyla.
Yine dolu bir salon ve güzel bir galibiyet dileğiyle..

Sunday 27 October 2013

Beşiktaş Integral Forex- Fenerbahçe Ülker .. İstatistikler, Röportajlar, Fotolar



Beşiktaş Integral Forex Basketbol Takımı Maç İstatistikleri
NoOyuncu AdıSüreS2 Sayı %3 Sayı%SA %HR SR TRASTKBLF
4.Mehmet Yağmur00:0000/000/000/0000000000
5.Muratcan Güler31:5420/100/202/633,315623212
6.Kartal Özmizrak04:1600/000/000/0001110002
9.Christopher Franklin Lofton28:2482/450,01/616,61/250,000020400
10.Ryan James Broekhoff01:2400/100/100/0000000000
13.Tomislav Ruzic04:2510/200/001/250,011200001
20.Doron Marquis Perkins36:55257/1258,31/1100,08/988,813432204
22.Bradley Bond Buckman31:26154/757,11/333,34/666,642611204
25.Doğukan Şanli00:0000/000/000/0000000000
34.Osman Gökhan Şirin14:4751/250,01/425,00/0012320114
45.Colton Miller Iverson20:3084/850,00/000/1005521025
55.Caner Topaloğlu25:5951/1100,01/425,00/0014520204
#.Takım4262
Toplam Değerler 6919/3850,05/2123,816/2661,513253815715426


Fenerbahçe Ülker Basketbol Takımı Maç İstatistikleri
NoOyuncu AdıSüreS2 Sayı %3 Sayı %SA %HR SR TRASTKBLF
4.Lester Mekkaleb Junior27:42114/850,00/303/650,013442103
7.Ömer Onan11:2630/000/103/475,020210103
8.Nemanja Bjelica16:3852/366,60/201/250,022401105
10.Melih Mahmutoğlu25:34113/475,01/425,02/450,001110003
11.Linas Kleiza23:4071/812,51/333,32/2100,015600104
12.İzzet Türkyilmaz00:0000/000/000/0000000000
17.Ayberk Olmaz00:0000/000/000/0000000000
22.Luka Zoric27:33156/1060,00/003/560,02101211525
25.Kenan Sipahi16:1230/101/250,00/0011231002
33.James Metecan Birsen00:0000/000/000/0000000000
44.Bojan Bogdanovic20:59121/250,02/366,64/666,602212101
55.Emir Preldzic30:16101/333,31/250,05/683,312371102
#.Takım5271
Toplam Değerler 7718/3946,16/2030,023/3565,715284318812228


Beşiktaş Integral Forex - Fenerbahçe Ülker
%40,6Şut Yüzdesi %40,6
%61,5Serbest Atış %65,7
%50,02 Sayı%46,1
%23,83 Sayı%30,0
Zeljko Obradovic: "Oyuncularımın hepsi her an oynamaya hazır olmalı"
Fenerbahçe Ülker Basketbol Takımımızın Baş antrenörü Zeljko Obradovic, zor maçtan önemli bir galibiyetle ayrıldıklarını ifade ederek, maç içinde yaptığı rotasyon içinse; "Oyuncularımın hepsi her an oynamaya hazır olmalı" ifadesini kullandı..
Yayıncı kuruluşa konuşan Zeljko Obradovic, “Zor maç olacağını bekliyorduk. İlk yarı bitince onların oyun sistemlerine bakarak gerekli düzeltmeler yaptık ve bu sonucu aldık. Oyuncularımın hepsi her an oynamaya hazır olmalı” dedi.
Kenan’ın kulağında yaşadığı sağlık problemi içince Obradovic, “Kulağında kanama olunca, korktuk.  Ama çok ciddi bir sorun yok” bilgisini verdi..
Luka Zoric: “Savaşarak, kazandık”Hırvat oyuncumuz Luka Zoric de, "Zor maç oldu. Barcelona maçının ardından 48 saat geçmeden bu maça çıktık. Karakterimizle ve savaşarak bu maçı kazandık. Son periyotta yorgunluk oldu. Hatalarımız oldu. Hocamız, hatalarımızı gösterdi ;bizde öğrenmiş olduk” ifadelerini kullandı.






Beşiktaş Integral Forex - Fenerbahçe Ülker
38Ribaund43
15Asist18
7Top çalma 8
15Top Kaybı 12

Beşiktaş Integral Forex- Fenerbahçe Ülker .. Vücutlar parkede ama kafalar değil

ARTIK  http://basketbolkeyfi.com/ ADRESİNDEYİM...

Zorluk derecesi gittikçe artan 8 maçtan 8 galibiyet çıkaran Fenerbahçe, Cuma akşamı kazanmış olduğu Barcelona zaferinin etkilerini üzerinden atamadan maça çıktığını düşünüyorum. Yabancı sınırlaması nedeniyle Vidmar'ı tribüne gönderen Obradovic, bu tercihini Beşiktaş'ın çok da size'lı olmayan pota altı oyuncularını düşünerek yapmış olmalı. Iverson haricinde gerçek bir 5 numarası olmayan Beşiktaş'a karşı benzer bir uzun rotasyonu ile çıktı Fenerbahçe. Maçın ilerleyen dakikalarında faul probleminin de etkisiyle aslında Vidmar eksikliği hissedildi.

Maça durgun başladı Fenerbahçe, bir türlü de ritim yakalayamadı. Bunda fiziksel yorgunluğun mutlaka etkisi vardı ancak daha da önemlisi kafalar bu maça hiç de hazır değildi. Belki de bu sezon ki en kötü maçını çıkardı takım. Tüm maç boyunca hiç bir oyuncu ön plana çıkamadı. Bo yine mücadelesiyle  takımın en iyisi gözükmesine rağmen, özellikle Kenan'ın sakatlanıp çıkmasından sonra hiç kenara gelip dinlemiyor ve bu da onun enerjisini aşağı çekiyordu. İkinci yarıda bir pozisyonda 8 saniyede yarı sahaya geçemedi ve top kaybına neden oldu.

İlk yarı boyunca takımın en önemli hücum silahları Bojan ve Linas bir türlü devreye giremedi. Özellikle Linas'ın maça hiç hazır olmadığını çok net bütün maç boyunca gördük. Çok düşük yüzdeyle oynaması maçı 7 sayıyla tamamlamasına neden oldu.

İlk yarı boyunca oldukça fazla top kaybı (maç boyunca 12 top kaybetti) yapmamız maçın kontrolünü almamız engelledi. Bununla beraber şut yüzdeleri de önceki maçlara göre çok düşük kalması özellikle üç sayılık atışlarda ilk yarı boyunca sadece Kenan'ın bir şutu harici başarılı olamamız, devreye 34-34 lük eşitliği getirdi. Üstelik Metecen ve İzzet'ten hiç yararlanmayan coach Ömer'i de çok az süreyle kullanınca rotasyon 9 kişiye düştü. Buna bir de ikinci yarıdaki Kenan'ın sakatlığı eklenince sıkıntı iyice büyüdü.

Üçüncü çeyrekte takımın bir nebze kıpırdanması ile Beşiktaş hücumlarının en önemli silahı Perkins'in biraz yavaşlaması ile fark açılarak 14 sayılara geldi. Ancak seyircisinin de desteği ile tekrar maça dönen Beşiktaş farkı son çeyrekte eritip 2 sayıya kadar çekti. Son çeyrekte Iverson 5 faul alıp çıkınca işin tamamen Beşiktaş'ın aleyhine olacağını düşünürken, Gökhan Şirin'in ekstra üçlüğü ile bu eksikliği çok da hissetmedi. Bir de önce Bjelica sonra Zoriç arka arkaya 5 faul alıp oyun dışı kalarak, Fenerbahçe rotasyonunu iyice bitirdi.Ancak son anlarda Bo'nun ve Emir'in ekstra hücum ribaundlarına bir de Emir'in üçlüğü eklenince maçı koparmayı başardı Fenerbahçe.

Bu tarz oyunlardan hiç hoşlanmayan Obradovic'e rağmen bence Cuma günü oynanan EL maçlarından sonra buna benzer maçlar izleyebiliriz. Yine da kadro kalitesi ve tecrübe farkıyla bunların çoğunu Fenerbahçe kazanacaktır .


Saturday 26 October 2013

Fenerbahce Ülker-Barcelona .. İstatistikler, Maç Sonu Röportajları

ARTIK  http://basketbolkeyfi.com/ ADRESİNDEYİM...



 Zeljko Obradovic: "Önemli bir galibiyet aldık"

Fenerbahçe Ülker Basketbol Takımımızın Baş antrenörü Zeljko Obradovic, Barcelona gibi büyük bir takıma karşı elde ettikleri galibiyetin çok önemli olduğuna dikkat çekti.

Karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Zeljko Obradovic, “Maçta uzun bir süre boyunca iyi oynadık. Ancak hala zamana ihtiyacımız var. Son çeyrekte önemli bir noktada oyun durdu. Maçı kazandığımızı düşündük, Barcelona gibi bir takıma karşı oynuyorsanız maçın bitmediğini düşüneceksiniz. Oyuncularımı tebrik ederim, çünkü büyük bir galibiyet oldu. İnancımızı devam ettirmemiz gerekiyor" dedi.

Maç boyunca taraftarın verdiği destekten de söz eden Obradovic, Euroleague’deki grubumuzda oynanan CSKA Moskova-Kiev maçını da şu sözleriyle değerlendirdi:
Taraftarımıza da teşekkür ederim. Atmosfer harika idi. Grubumuzdaki diğer rakiplerimizden CSKA Moskova Kiev’i yendi ama Kiev de iyi bir takım. En önemlisi de Euroleague’de kime karşı oynarsanız oynayın her rakibe saygı göstermelisiniz.”

Karşılaşmanın ilk 33 dakikalık bölümünde ortaya konan performansın memnun edici olduğuna da değinen Obradovic, “33 dakika boyunca performansımız iyiydi. Ama son 7 dakika biraz kötyü olduk ve aynı motivasyonla oynayamadık. Ancak unutmamamız gereken bir şey var o da, her maçı sonuna kadar iyi oynamamız gerektiğidir. Bizim için güzel bir sınav oldu” dedi.

Rakibimiz Barcelona’yı da değerlendiren başarılı antrenör, “Rakibimiz sezon başında bazı oyuncu değişiklikleri yaptı. Ama Koçları çok iyi ve başarılı, zaman içinde de çok daha iyi olacaklardır” diye konuştu.

Barcelona karşısında mücadele eden her oyuncumuzun kaliteli olduğuna da değinen Zeljko Obradovic, “Oyuncuları teker teker değerlendirmek ya da pozisyon şeklinde değerlendirmekten çok takım olarak iyi oynamak önemlidir. Herkes Bjelica gibi oyuncular hakkında konuşmaya çalışıyor ama ben hepsiyle ilgileniyorum. Böylesi daha iyi. Kıyaslama yaparsak Bo McCalebb tecrübeli bir oyuncu. Ayrıca Kenan gibi Barcelona’da ilk 5’te oynayacak bir oyunumuz var. Tecrübe ve gençlik enerjisini bir arada kullanmayı  seviyorum. Kenan gibi bir oyuncunun da böyle bir maçta oynaması zordur ama ben ona bu şansı verdim” ifadelerini kullandı.


Mirsad Türkcan: "Gurur verici bir galibiyet oldu"

Fenerbahçe Ülker Basketbol Takımımızın Menajeri Mirsad Türkcan, Barcelona karşılaşmasının ardından Fenerbahçe Televizyonu’na şu açıklamalarda bulundu:
Geçtiğimiz sezonun ardından böyle bir çıkışa ihtiyacımız vardı. Obradovic önderliğinde de çok iyi olduğunu düşünüyorum. Tam anlamıyla takım olarak az bir süre çalıştık. Bu akşam taraftarımız da bizimle mücadele etti. Barcelona karşısında kazanmayı bildik. Oyuncuları ve Obradovic’i tebrik ediyorum. Önemli bir galibiyet oldu bizim için. Şimdi önümüzde Beşiktaş maçı var ve onu düşünmeye başlayacağız.”



Xaiven Pascual :

Fenerbahçe'yi galibiyetinden dolayı kutluyorum. Bu maç bize defansta ne kadar problemimiz olduğunu gösterdi. Buna rağmen ikinci yarıda biraz daha iyi savunma yapabildik. Fakat çok daha iyi bir yüzde yakalamamız gereken boş şutları bulduk ancak başarılı olamadık.

Joey Dorsey :
Maça çok kötü başladık. Fenerbahce Ulker yayın arkasından çok iyi şut attı. Fark 16 sayı olduktan sonra geri dönebilmek için çok savaştık fakat çok geç olmuştu.


Emir Preldzic :
Barcelona gibi çok iyi bir takıma karşı ilk üç çeyrek harika oynadık. Savunmamız çok sertti ve bu onların skor bulmada oldukça zorlanmalarına neden oldu.Son çeyrek öncesi gayet önemli bir farkla öndeydik ancak bunu çok kısa bir sürede harcadık. Barcelona geri dönmeyi başardı ancak Linas (Kleiza)'s hücumdaki çok iyi performansı kazanmamıza sağladı. Kazanmaya devam etmek harika.






Fenerbahçe Ülker-Barcelona .. Elde var iki

Maç Cuma akşamı. Aynı saatte lider futbol takımının Kadıköy'de maçı var. Yine de maça ilgi çok büyük ve bilet kalmadığı haberleri yayılıyor. Şehrin göbeğindeki salona biraz erken gelmenin faydası ile aracımızı rahat bir şekilde park edip, çevrede yemeğimizi yiyip, çok rahat bir şekilde salona giriyor yerimize oturuyoruz. Üst katlar dahil tüm koltukların dolması, maçın başlamasını hatta biraz birkaç dakika geçmesini buluyor. Salondaki enerji, takıma güven, galibiyet en azından güzel baskebola inanç fazlasıyla var.
FBU son maçlardaki klasik Kenan, Melih, Bojan, Bjelica ve Vidmar beşi ile başlarken, Barcelona son maçların formsuz ismi Navarro'lu bir beşle maça başlıyordu.
Maça Melih ve Kenan’ın üçlükleriyle başlayan Fenerbahçe, ilk yarı boyunca tutturacağı yüksek isabet yüzdesinin sinyallerini veriyordu. Barcelona ise her zamanki gibi Huertas’ın organizasyonunda boyalı alanı zorlayarak başladı. Seyircisinin desteğini de arkasına alan FBU savunmada dirneçli başlayınca Barcelona hücumu, kendi alışkanlıklarını sahaya yansıtamadı. Bu sezon genelde Abrinesin arkasında oyuna başlayan Navarro’nun sezona kötü başlayıp son iki maçta 11-1 yüzde tutturduğu üçlük atış yüzdesini bu maçta terse çevireceğini attığı ilk üçlükde isabet bularak gösterdi. İlk beş dakikayı 10-9 önde geçen FBU de sırasıyla önce Kenan-Bo, sonra Melih-Emir değişiklikleri ile ideal beşine döndü.  Bu dakikadan itirabaren karşılıklı basketlere sahne oldu,  taa ki Bojan’ın üçlüğüne kadar. Bu andan itibaren kontrol FBU’e geçti . TV molasına 15-12 önde girdi FBU. Lampe-Dorsey ikilisinden çok daha yumuşak Tomiç ve formsuz Nachbar ikilisine dönen Barcelona'nın içerdeki sertliğini de kaybetmesine, Nachbar'ın sezon başından beri yaptığı yanlış şut tercihleri de eklenince , savunmada iyice yanan FBU hücumda hızlı paslaşmaları ve boş oyuncuyu bulmaları sayesinde periodun sonunda 5-0 lık seri yakalayarak 2.çeyreğe 24-17 girdi. Bu çeyrekte 7 asist yapan FBU , buldukları 4 üçlük , ve toplamda 14-10 saha içi isabeti ile maça ne kadar hazır, istekli ve planlı geldiğini gösteriyordu.

İkinci çeyreğe savunmacı gözükmeyen bir beşle giren  FBU ilk Barcelona hücumunda çok basit bir basket yedi. Ancak Kleiza’ın aşırı istekli oyunu ile hücumda sayı bulmaya devam etmeleri ve ayrıca Barcelona nın şutlarının isabetsiz olması ile  farkın daha da açılmasını beklerken Zoric’in takımın yüksek isabet yüzdesine eşlik etmemesi buna engel oldu. Bogdanovic, skorer oyununu gösterememiş olmasına rağmen hem asist hem de ribauntlarıyla takıma destek olmaya devam ediyordu. Zaten Kleiza skor yükünü öyle bir üstlenmişti ki Bojan’ın devreye girmesine çok da gerek kalmıyordu. Yine tam fark açılıyor derken 3.cü üçlüğünde de isabet bulan Navarro sanki sezon başından beri bu maçı bekliyormuşçasına oynarak Barcelona’yı maçın içinde tutmayı başarıyordu. 2.TV molasına 32-27 önde giren FBU skor üstünlüğünün yanı sıra saha içinde maçın hakimiyim görüntüsünü de rahat bir şekilde sergiliyordu. 2. Period da eksik olan şey, daha çok birebirleri zorlamayı tercih edip ilk yarının son 4 dakikasında sadece 1 asist yapmasıydı. Vidmar ve Zoric den istediği verimi alamayan Obrodovic daha önce de denediği gibi iki dört numaraya Bjelice ve Kleiza'ya döndü. Alan savunmasını deneyen Barcelona,  önce isabetli bir üçlük arkasına yaptığı bir hücum ribaundu ile basket bulan  Kleiza ve bir basket faul bulan Bo yüzünden tekrar adam adama savunmaya dönmek zorunda kaldı. İlk yarıyı 44-35 önde tamamlayan FBU de bunun 10 asist ile gelmiş olması hücumda takımın coach’un istediklerini ne kadar çok yaptıklarının deliliydi. Hem seyircisiyle hem oynadığı basketbolla, hem de bunu skora yansıtmasıyla takım herkese bu maçda iddia sitelerinde favori gösterilmesinin ne kadar doğru olduğunu da ispatlamış oluyordu.

3. çeyreğe Bjelica’nın savunmada yaptığı bloğu hücumda aldığı ribaund ile süslemesiyle ve Emir’in serbest atış çizgisinden bulduğu 2 isabet ile başladık. Barcelona o kadar kötü şut atmaya başladı ki Huertas'ın yayın gerisinden denediği şut çembere bile değmiyordu.  Ancak sezon başından beri hücumda en önemli silahı olan uzunlarını kullanmayı hatırlayan Barcelona iki basket bularak skorun daha da açılmasını engelledi. İlk iki çeyreğe göre daha düşük skorla başlayan bu periodda 9-0 lık seri yakalayan Barcelona bir kez daha rakiplerinin bir anlık dağınıklığını ne şekilde cezalandırabileceğini göstermiş oldu. Ancak yine her zamanki gibi çok etkili olan bir Obradovic molası izledik. Moladan inanılmaz dönen FBU 9-0 Barcelona serisine ilk hücumdan boş dönmesine rağmen kapılan iki topla iki fastbreak bulup bir de Lampe’in centilmenlik dışı faule eklenince 8-0 lık bir seri yakalayıp farkı yine 54-44 ile 10 sayıya çıkarttı. Bu serinin asıl mimarı Bo’nun yaptığı savunmaydı. Bu seri üzerine yine mola almak zorunka kalan Barcelona seriyi kesmeyi başaramadı, Bo nun harika asistinde Zoric pota altında bomboş bir turnike bulmasına , Bojan’ın çizgiden bulduğu iki sayı ile seriyi 14-0 a taşıdı. Bir pirana gibi saldıran Fenerbahçe savunması Barcelona'yı iyice sersemletti. Bir de inanılmaz kötü yüzdeyle yayın arkasından atmaları ve Navarro’nun bu maç öncesi yüzdesine dönmesi skorun 60-44 e dönmesinde önemli etkendi. Coach Pascual o kadar çaresiz kalmış ve bir türlü istediği beşi sahada kuramamasını Pullen’i de deneyerek iyice netleştirmişti. Skor haricinde sahada oynanan basketbol ile o kadar ezildi ki Barcelona maç içinde gerginleşmeye başladılar. Son çeyreğe 66-52 ile giren FBU bu sezon oynadığı harika son çeyrekler sayesinde , bu maçı artık kazandık düşüncesine giriyor ve belki de maç içinde yaptığı en önemli hatayı yapıp rakibin Barcelona olduğunu ve ilk 3 çeyrek boyunca oynadığı basketbolu unutuyordu. Bir de üstelik oldukça kısa bir beşle (bo, kenan, melih, kleiza, bjelica) başlıyor hem savunmada hem hücumda istediklerini sahaya yansıtamaz hale geliyordu. Zoric ve Bojan’ın oyuna girmesi de hücumdaki sıkıntıyı çözemedi. Maçın bitmesine 7 dakika kala 15 asist ve sadece 4 top kaybı ile oynayan ev sahibi takım, hücumdaki etkisizliğini Barcelona’nın kötü şut yüzdesi sayesinde tölere ediyordu. İlk basketini 4.30 dakika sonra bulması sıkıntının ne kadar büyük olduğunu seyirciye de takıma da hissettiriyordu. Son tv molasına 68-55 ile üstün giren FBU artık tempoyu iyice düşürüyor atamıyorsam da zamanı tüketerek bu maçı kazanayım düşüncesi ile hücum düzenlerinden iyice uzaklaşıyordu. Ancak Barcelona hala pes etmemişti. Girmeyen şutlarına rağmen içeriyi iyice zorlamaya başladı ve yavaş yavaş farkı eritmeye başladı . 3 dakika kala fark 12 sayı olmasına rağmen hafta sonuda Joventut karşısında aynı farkı eriten Barcelona maçı bırakmıyordu. Süre iki dakika kala 72-60 gelmişti bu andan itibaren FBU tamamen durdu, ama Barcelona durmadı. Barcelona,  bir anda 10 lık bir seriyle maçı 72-70 e getirdi ve FBU de ellerin ve yüreklerin titremesine neden oldu.  4 takım faulü dolmayan Barcelona arka arkaya yaptığı faullerle bunu tamamlayıp rakibini çizgiye getirmeye çalışıyordu. 20 saniye kala top FBU de idi ve Obrodovic’in molası sonrası yarı sahadan oyuna başlayacaklardı. Tercih haklarını Emir’den yana kullandı FBU ve topu ona teslim etti. Çizgiye gelen Emir 2-1 atıp farkı 3 taşıdı. Barcelona bir üçlük ile maça dengeye taşıma şansı varken topu  pota altında Tomic’e indirmeye çalışmalarını Bo, inanılmaz zıplayarak topu çalmasıyla cezalandırıyor ve topu takımına kazandırıyordu. Ancak Emir’in 2 de 0 atması ile ne oluyor derken Kleize devreye giriyor inanılmaz bir hücum ribaundu ile topu yeniden çizgiyi taşıyor ve bulduğu isabetlerle maçı takımına kazandırıyordu.
Maçın 16 sayılardan gelmesine ve riske girmesine rağmen sonunda kazanan takım yine Fenerbahçe oldu ve kazanma alışkanlığını devam ettirdi. Sistemsel sorunların giderek azaldığını görüyoruz, ancak önemli bir sınavda bu tarz büyük takımlarla oynarken psikolojinin de kontrol altında tutulabilmesi. Emir son anlarda 4-1 serbest atış attıktan sonra öyle bir demorolize oldu ki vücut dilinden bunu anlamak çok kolaydı. O sırada Kleiza hücum ribaundunu almış ve yapılan faul sonrası çizgiye gitmişti. Emir ise bitik bir şekilde onu izliyordu. Obrodovic bunu görüp hemen Emir'e "Kendine gel kaldır elini kolunu maç daha bitmedi" tarzında uyarılarda bulundu.
Maça Kleiza'nın hücum performası ve Bo'nun inanılmaz savunması&enerjisi damga vurdu. Maç öncesi düşündüğüm gibi , kazanmamızda 4 numaralardan çok büyük üstünlük sağlamamız ve  Bo'nun rakip point guard ları bezdirecek savunması etkili oldu. Seyircinin ve takımın bu motivasyonu sayesinde şundan sanırım artık herkes emin:
Bu sene bu salonda bu takımı kolay kolay kimse yenemez.

Friday 25 October 2013

Barcelo Maçı Öncesi İstatistikler ile Coach ve Oyuncu Görüşleri






İki EL devi, 2-0 galibiyeti ulaşabilmek ve grubun zirvesine çıkabilmek için karşılaşıyorlar. Barcelona'nın Fenerbahce karşısında geçen seneden ilk yarısı 19-50 ki bu skor EL tarihide bir devredeki en büyük fark, 60-99 luk bir acı hatirası var. Bo McCalebb hızını ve atletizmini Huertas ve Sada karşısında kullanmak zorunda. Fenerbahçe Navorro'ya defansta öncelikli tehlike olarak düşünürken, Barcelona iki kanattan Abrines ve Papanikolau ile verimlillik sağlamaya çalışacak. Papanikolaou ile skor makinesi Bogdanovic eşleşmesi oldukça kritik olacak. Fenerbahce çember altında Zoric, Bjelica ve Kleiza ile çok çeşitliliğe sahipken, aynı bölgede Barcelona Dorsey ve Tomiç ile daha çok gücünü ve fizik avantajını kullanmaya çalışacak. Büyük bir maç bizi bekliyor.

QUOTESHEAD COACHES


OBRADOVIC, ZELJKO
Fenerbahce Ulker Istanbul
Barcelona sürekli F4 oynayan ve bir kaç defa şampiyon olan bir takım. Bu senenin ve her senenin en önemli favorilerinden biriyle oynuyor olacağız. Bu sene bazı yeni oyuncuları olmasına rağmen senelerdir birlikte oynamaya alışmış bir takım. Onlara saygımız çok, bizi oldukça zor bir maç bekliyor olacak.

PASCUAL, XAVIER
FC Barcelona
Normal sezonun en zor maçlarından birinde , bu senenin final adaylarından biriyle karşılacağız. Aynı onlar gibi, biz de yeni bir takımız ve takımın kimyasını oluşturabilmek için zamana ihtiyacımız var. Çok yönlü oyuncuları Bjelica ve Kleiza ile çok farklı opsiyonlara sahipler. Hem pota altında hem de dışardan oynayabiliyorlar.  Coach Obradovic bu oyuncuların çizgilerini koruyabilmeleri için gerekli özgürlüğü tanıyacaktır. Bu da onların maçın Fenerbahce'ye dönmesine katkıda bulunmasına neden olacaktır.

PLAYERS


SIPAHI, KENAN
Fenerbahce Ulker Istanbul
Şu ana kadar iyi oynuyoruz ve henüz kaybetmedik. Ve bunu devam ettirmek istiyoruz. Bu maçta da taraftarımızın desteğiyle çok güçlü olacağız. İnanıyorum ki bu sene ki maç geçen seneden çok farklı olacaktır. Bu maç için çok çalıştık.

HUERTAS, MARCELINHO
FC Barcelona
Fenerbahce bu yaz çok güçlendi. Sadece oyuncu olarak değil, aynı zamanda çok büyük bir koçları da var. Grubu bitirebileceğimiz en yukarda bitirme hedefi için deplasman galibiyetleri çok önemli. Hem sistem için de kalmalı hem de defansa çok önem vermeliyiz. Maç içinde iniş çıkışlar yaşamamalıyız.






Thursday 24 October 2013

Euroleague Maçı Öncesi Rakip Barcelona Analizi


FBU için euroleague heyecanı bu hafta çok önemli bir maçla devam ediyor. Cuma günü 2.maçına çıkacak olan FBU'in rakibi grubun ve EL'in favori takımlarından Barcelona. Oynadığı 7 resmi maçın tamamını kazanan FBU de , coach Obradovic'in takıma ne kadar etki ettiğinin belki de gerçek testini bu maçta göreceğiz. Maç öncesi Barcelona'nın EL de oynadığı Partizan maçı ile , ACB de oynadığı Joventut maçlarını izleyerek değişen kadrosuyla Barcelona basketbolunu analiz etmeye çalıştım.

Aslında geçen seneden farklı bir basketbol oynamıyorlar. En öne çıkan özellikleri çok sert savunmaları ve hücumda sonuna kadar pota altını zorlamaları. Öncelikle biraz değişen kadrosundan bahsetmek istiyorum. 

Bu sene takıma oldukça fazla sayıda oyuncu katıldı. Jacob Pullen, Joey Dorsey, Kostas Papanikalou, Maciej Lampe ve Bostjan Nachbar ile neredeyse takımın yarısını değiştirdiler. Bölge bölge bakarsak eğer 1 numara pozisyonunda Huertas, Pullen, Sada'yı görüyoruz. Tabi ki takımın birinci opsiyonu Huertas. Partizan maçını 10 sayı ,10 asist, 2 ribaund, 1 top çalmayla, Joventut maçını ise 15 sayı, 7 asist, 1 ribaund, 1 top kaybı ile tamamladı. Ortalama 26 dk civarında süre alıyor, ve takımın gerçek maestrosu. Uzunlar tamamen onun eline bakıyor, hem Tomiç hem Dorsey hem de Lampe'yi asistleriyle besliyor. Çok top kullanmasa da kullandığı topları yüksek yüzdeyle sayıya çeviriyor. Özellikle Partizan maçında tüm takımın 26 saha için basketinin 21 tanesinin asist ile gelmesinden takımın ne kadar organize ve paylaşımlı hücum ettiğini görebilmek mümkün. Bunun da en önemli parçası Huertas. Obradovic'in özel önlem alacağı&alması gerektiği ilk oyuncu olarak göze çarpıyor. Bo'nun onun üzerindeki baskısı maçın belirleyici unsurlarından biri olacağını düşünüyorum. Sada senelerdir bu takimin bir parcasi ve gecen sene gelistirdigi oyunu ile tamamlayici bir pointguard. Guclu fizigi ile hem savunmada hem de hucumda rakiplerini oldukca yipratiyor. Sutuna hala fazla guvenmemesi cok kuallanmamasina neden oluyor. Rakip pg lar uzerinde kurdugu baski ve kaptigi toplar ile mutlaka ekstra sayilar uretiyor. Yaklasik 10-15 dk sure aliyor. Onu ritmini tutturdugu maclarda arka arkaya sayilar uretirken gorebiliriz. Coach Pasqual, Pullen'i Partizan macinda hic kullanmamisti. Joventut macini izleyinca neden boyle yaptigini anlamak zor olmadi. Bu seneki transfer icinde bana gore en yanlis ve en az kullanilabilicek oyuncu o. Hic sisteme uymuyor, topu dolastirma konusunda ve paylasma konusunda takimin oldukca gerisinde. Aldigi az sureyi de kendini ispatlama arzusuyla oldukca kotu degerlendirdi. FBU macinda coach'un onu kullanacagini sanmiyorum.

Sutor guard pozisyonunda cok onemli silahlari var. Genc olmasina ragmen Alex Abrines ilk beste basliyor ve takimin onemli hucum silahlarindan biri konumunda. Hem sutu hem drive lari ile kendi pozisyonunu uretebiliyor. Cok sikisik anlarda kaldirip ucluk deneyebilecek kadar kendine guveni tam. Ribaundlara yardim ve fastbreak'lere kosmada cok basarili. Partizan maçının istatistik kağıdında çok da iyi sonuçları gözükmese de Joventut maçında bunun tamamen tersi bir grafik sergiledi. 20 dk süre aldığı Joventut maçında 2 tane 2 sayılık 1 tane 3 sayılık atışını kaçırmadan sayıya çevirirken , kullandığı 7 serbest atışın sadece birini kaçırarak toplamda 13 sayı, 3 rib. 1 asist üretti. Bu pozisyonun iki numaralı oyuncusu Barcelona’nın sembol oyuncusu Navarro. İki oyuncu iki numaralı pozisyonu dolduruyorlar, aslında bu pozisyonda Brad Oleson da mevcut ancak sakatlığı nedeniyle oynamıyor. Navarro bu seneye aslında çok da iyi başlamadı. Partizan maçında 6-1 Joventut maçında 5-0 üçlük atarak henüz ritmini bulamadığını gösterdi. Ama onu bu iki istatistikle değerlendirmek son derece yanlış olacaktır. Özellikle Partizan maçında son çeyrekte, o ana kadar  dengede giden maçı, tek isabetli üçlüğü ile 8 sayılık farka taşıdı ve Partizan’ın gardını düşürdü. Yine de şu sıralar bu kadar kötü yüzdeyle oynaması FBU için oldukça iyi haber.

Kısa forvet pozisyonunda bu senenin flash transferlerinden Papanikalou var. Bu pozisyonu neredeyse tek başına dolduruyor. İki maçta aldığı sürenin ortalaması 30 dakikanın altına düşmedi. Henüz Olmpiakosdaki performansına ulaşamasada oyunun her tarafını çok iyi oynuyor olması nedeniyle takımın vazgeçilmez oyuncusu. Partizan maçında tüm takımın performansına uyup oldukça kötü yüzdeyle serbest atış atmasına rağmen (2/7) çok kritik anlarda bulduğu 3 tane üçlük ile (3/7) toplamda 13 sayı üreterek Ante Tomic ile birlikte takımın en skorer oyuncusu olmuştu. Joventut maçında ise çok daha az şut kullanıp yüksek yüzde tutturdu ancak sadece 6 sayı üretebildi. 3 numaralı pozisyonda Papanikalou’yu tamamlayan tek bir oyuncu yok. Bazen Todorovic, bazen Abrines bazen de genç Hezonja ile kalan 10 dakikalık süre tamamlanıyor.

4-5 numaralı pozisyonları beraber değerlendirmek istiyorum. Coach’un elinde geçen seneden  Tomic, Lorbek(ki onu iki maçta da kullanmadı sakatlığı olabilir) ve Todorovic , bu sene yeni katılan Nachbar, Dorsey ve Lampe var. Tomic ve Nachbar ile daha yumuşak , skora yönelik, daha teknik uzunlara yönelebilirken, Dorsey ve Lampe ile daha kalın , daha sert, savunma yöne daha güçlü oyuncu tercihine dönebiliyor. Genelde Tomic-Lampe ikilisi ile maça başlayıp Dorsey ile bu ikiliyi tamamlıyor. Nachbar ve Todorovic’in aldığı süreler toplamda 15 dakikayı geçmiyor. Bireysel olarak değerlendirmeye başlarsak yeni transferlerden Nachbar geçen sene Brose Basket de harika bir sezon geçirip Barcelona’ya geldi. Ancak burada beklentileri henüz karşılamış durumda değil. Savunma sertliğinde zaten kariyerinin başından beri çok ilerleyemedi. Henüz güvenini de sağlayamamış olması şut tercihlerine ve dolayısıyla yüzdesine olumsuz yansıyor. Çıkaracağı çok iyi bir iki hafif maç ile rotasyonda daha fazla dakika kapabilir. Tomic bu takımın en çok beslenen oyuncusu. Çok uzun bacaklarına ve 2,17 boyuna rağmen fazlasıyla harektli bir oyuncu. Bu da takımın içeriyi zorlayan guardlarından, çok fazla asist almasına neden oluyor. Şutu ve sırtı dönük oyunu olmasına rağmen bu iki maçta bunları pek gösteremedi. Henüz fiziksel olarak tam hazır olduğu söylenemeyebilir. Ayrıca savunma sertliği de yeteri kadar olmadığı için aldığı süreler Dorsey’in altına kalabiliyor. Todorovic hem 3 hem 4 oynayabilen bir oyuncu. Çok kaliteli oyuncular ile oynadığı için hem şanslı hem şanssız. Aldığı dakikaların artması onun gelişimi ve başarısı için oldukça önemli. Dorsey takıma gelir gelmez her zaman yaptığı şeyleri yaparak kendine sağlam bir yer edinmiş durumda. Çok güçlü fiziği sayesinde aslında pozisyonu için kısa sayılabilecek boyunun(2,03cm) dezavantajını kapatabiliyor. Hem ribaundları hem de bloklarıyla takımın savunmadaki önemli kozlarından. Hücumda zaten sınırlı olduğunu biliyoruz ancak bazen pota altında çok yakın mesafeden bile kaçırarak taraftarlarına saç baş yoldurabiliyor. Son olarak Lampe’den bahsetmek gerekirse, şu an takımın bence en önemli tamamlayıcı oyuncusu. Takımın bütün deliklerini kapatıyor, kendi savunmacısını geçen her hücum oyuncusu karşısında onu buluyor. Bir uzun oyuncudan beklenebilecek tüm özelliklere sahip. Uzun ve geniş olmasına rağmen, çok hareketli ve çabuk ayakları ile savunmada takımın temel direği. Hem sırtı dönük hem yüzü dönük oyunu oynayabilmesi, gerektiği zaman üçlük şutunun da olması ve hepsinden önemlisi yüksek oyun bilgisi sayesinde Pascual’ın bir numaralı uzunu durumunda.

Bu kadar yönlü  ve kaliteli uzunlarıyla Barcelona’nın hücumda  neden bu kadar pota altını zorladığını anlamak çok da zor değil. Özellikle maç başlarında uzak mesafeden potaya neredeyse hiç bakmıyorlar. Çok hızlı ve fazla sayıda pas yaparak hücumda uygun pozisyonu bulana kadar zorluyorlar. Navorra haricinde zorlama şut atan kimse yok takımda. Ritimlerini buldukları zaman çok kısa zamanda ne olduğunu anlamadan maçı koparabiliyorlar. Joventut maçında son çeyrekte maçın bitmesine 5 dakika kala 72-60 ile 12 sayı gerideydiler. Maçı ise 83-80 kazandılar. 1.37 sn de yakaladıkları 11-0 lık seri ile bir anda maça geri döndüler ki bunu çılgınca bağıran rakip taraftaların ve son çeyrekte alehlerine 2 teknik bir centilmenlik dışı faul çalan hakemlerin karşısında başardılar. Onlara karşı ben bu maçı kazandım diye arkanıza yaslanmanız pek mümkün değil. Geniş rotasyonu, oturmuş sistemi, takımına hakim coach’u ve büyük yıldızları ile aslında oldukça zorlu bir rakip. Ancak şu an sezon başı olması, takımın tam oturmamış olması, düşük şut yüzdeleri ile Obradovic ve öğrencilerinin yenebilecekleri bir haldeler.
Bölge bölge karşılaştırırsak, 1,2 ve 5 numaraları pozisyonlarda Barcelona , 3-4 numaralı pozisyonlarda FBU biraz daha avantajlı gözüküyor. Eğer guardlarının uzunları beslemesine izin vermez, ikili oyunları iyi savunur ve 4 numaradaki üstünlüğümüzü sahaya yansıtabilirsek maçı lehimize çevirebiliriz.

Tabi çok önemli bir noktada taraftarın ne yapacağı. Salonun dolu olacağına hiç şüphem yok. Ancak taraftarlar eğer rakibi baskı altına almak için iyi bir basketbol veya bir iki spektaküler hareket beklerse tren kaçabilir. FBU’in maça çok iyi başlamama ihtimali bu sezon oynadığı bir çok maçta tekrar ettiği için yüksek. Bu sırada açılacak bir fark takımın geri dönüşünü zorlaştırabilir. Tabi burada takımın bu sene, Obradovic’in maçın gidişatına yaptığı ciddi etkiler ile ,çok kere ayağa kalktığını unutmamak lazım. Yine de taraftarın  devreye girip takıma destek olması çok önemli.

Bu maçın psikolojik etkisinin çok büyük olacağını düşünüyorum. Neven Sphija’nın ilk geldiği sene arka arkaya aldığımız Barcelona ve Siena maçlarından sonra takımın nasıl yüksek bir performans sergilediğini hatırlarsak eğer, bu maçta alınacak bir galibiyet ile hem takımın hem taraftarın hem de basının başarıya inancı çok daha artacaktır.

Keyifli bir basketbol ve güzel bir galibiyet alabilmek umuduyla..